Seyahat

Şeb-i Arus’da Konya: Gezilecek yerler ve Konya yemekleri

İlandır

Konya’da her yıl Aralık ayında Hz. Mevlana’nın ölüm yıl dönümü dolayısıyla çeşitli etkinlikler düzenlenir. Bu yıl 751. Vuslat yıldönümü ve anma törenleri (Şeb,i Arus) 07- 17 Aralık Tarihleri arasında düzenlenecek. Bu tarihler arasında Konya’ya gelecek olan ziyaretçiler için, iki günlük bir gezi programı hazırladık.

Şeb-i Arus döneminde Konya’ya tur şirketleriyle değil de, kendiniz gelecekseniz ya da tur şirketlerinin kalıplaşmış turlarının dışına çıkmak istiyorsanız bu yazı tam size göre.

İki günde Konya’da nereler gezilebilir, ne yenir, ne alınır gibi soruların cevabını bu yazıda bulacaksınız.

Şeb-i Arus döneminde Konya 1. Gün’de Gezilecek Yerler

Konya’da ki ilk gününüzde, Mevlana Kültür Vadisinde bulunan gezilip görülecek yerleri yürüyerek gezebilirsiniz.

İlk olarak Hz Mevlana’nın kabrini ziyaret edebilirsiniz. Eskiden Hz. Mevlana’nın dergâhı olan bu yer 07. Aralık 1273 Yılında Hz. Mevlana vefat edince buraya defnedilmiş. Hz. Mevlana’nı oğlu kabrin üzerine Kubbe-i Hadra yani yeşil kubbeyi yaptırmış. Burada Hz Mevlana’nın babası Bahaeddin Veled dahil olmak üzere bir çok kabir bulunmakta. Ayrıca Hz. Mevlana’ya ait kişisel eşyalar, el yazma eserler ve birçok tarihi eser sergileniyor.

İkinci durağınız, Mevlana türbesinin hemen yanı başında bulunan 2. Sultan Selim’in Konya valiliği sırasında 1558 yılında yapımına başlanan 1567 Yılında tamamlanan Klasik Osmanlı tarzı Sultan Selim Camii’ni ziyaret edebilirsiniz.

Daha sonra yürüyerek Türbeönü Çarşılarından geçip, Pencereleri Kapısından büyük olmasıyla ünlenen Aziziye camisini görmelisiniz. Osmanlı dönemine ait cami 17. Yüzyıla ait.

Sonraki durağınız tarihi bedesten çarşısı olmalı. Geçmişi 2000 Yıl öncesine dayanan çarşı, halen ahilik geleneğiniz sürdürüldüğü sanat ve sanatkârların bulunduğu, tarihi hanlarda satışların yapıldığı bir yer.

Bedestenden sonra ki durağınız Hz. Mevlana’nın gönül dünyasında büyük değişimlere sebep olmuş, İranlı Mutasavvıf Şem-si Tebrizi türbesi olmalı.

Türbeden Alaeddin tepesine doğru 10 Dakika yürüğünüz de Karatay Medresesine ulaşacaksınız. Bu medresede Selçuklu döneminde hadis ve tefsir dersleri veriliyormuş.

Karatay Medresesine hiçte uzak olmayan İnce Minareli Medrese, Mevlana Kültür Vadisi içerisinde ziyaret edecekler listenizde mutlaka yer almalı. Burası Selçuklu veziri Sahibi Ata Fahrettin Ali tarafından 663 Yılında yaptırılmış. Mescidin minaresinde bulunan süslü tuğlalar nedeniyle, ince minare ismini almış.

İnce minarenin hemen karşısına geçtiğinizde Alaeddin tepesine çıkmak için merdivenler bulunur. Konya’da görülmesi gerekenler listemizin yeni durağı bu merdivenlerin sonunda tepenin üzerinde. Tepede sekiz Selçuklu Sultanı’nın kabri, Alaaddin Camii ve tarihi yapılar bulunur. Aslında bugün tepe olarak anılan bu yer bir höyük. Alaaddin Camisi içerisinde bulunan minberi kündekari tekniğiyle yapılmış görülmeye değer bir eser.

Konya tarihi surlarının geçtiği Larende bölgesine gidecek zamanınız kaldıysa, Sahibi- Ata Camii, Arkoloji ve Etnoğrafya müzesini görmelisiniz.

Bu saydığım yerleri sabah erken saatlerde gezmeye başladıysanız, Panoromik Şehir turu yapmaya vaktiniz var demektir.

Konya Mevlana Şehir Meydanı önünden başlayan tur şehrin önemli yerlerinden geçiyor, bazı tarihi yerlerde duruyor ve yaklaşık 1.5 saat sürüyor. Pazartesi hariç haftanın her günü saat 10:30 da başlayıp, her 1.5 Saatte bir iki katlı otobüs ile şehir turu yapılıyor. Son otobüs Saat 16: 30’da

Konya’da ilk günümüzü bitirmeden akşam saat 20.00 Da başlayan Sema Törenlerine gidip Sema gösterisini izleyerek günü tamamlayabilirsiniz.

Gün içerisinde ne yemelisiniz ne almalısın bunlara yazımın sonunda değineceğim.

Şeb-i Arus döneminde Konya 2. Gün’de Gezilecek Yerler

Konya’da geçireceğiniz ikinci günde şehir merkezine çok uzak olmayan birkaç yer önereceğim. İlgi duyduğunuz bir yada birkaç seçeneği listenize alabilirsiniz.

İlk olarak şehir merkezine 8 Km uzaklıkta bulunan Sille Antik Köyünü görmenizi önereceğim. Burada mübadeleden önce Rumlar yaşıyormuş. Vadinin iki yakasına kurulmuş Sille köyü bugün Selçuklu belediyesi sınırları içerisinde yer alıyor. Belediyenin restore edip, turizme kazandırdığı bir çok yapı bugün gezilip görüle biliyor. Bunlardan bazıları, Zaman Müzesi, Aya Eleni Kilisesi, Tarihi Hamam, Mağaralar, tarihi evler köprüler vs. Keyifli vakşt geçirebileceğiniz Sille antik Köyünü listenize mutlaka eklemelisiniz.

İlandır

Konya Şehir Merkezine yaklaşık 50. Km uzaklıkta bulunan Çatalhöyük’e mutlaka gitmelisiniz. UNESCO kültür miras listesinde yer alan, geçmişi 9000 yıl öncesine kadar uzanan Çatalhöyük, ikinci günde gezebileceğiniz yerler arasında olmalı. Konya Mevlana Meydanından Çatalhöyük’e yarım günlük turlar ile gitmeniz mümkün. Turlar pazartesi hariç her gün 13.00 ila 16:00 saatleri arasında yapılıyor.

Konya’da ikinci gün gezip görebileceğiniz bir başka yer Konya Tropikal Kelebek Bahçesi. Burada 60 dan fazla kelebek türü bulunuyor. Ortamın sürekli 28 derecede tutulduğu ilginç bir yapı olan tropikal Kelebek bahçesi, keyifle vakit geçirebileceğiniz bir yer. Birçok tropik bitkinin bulunduğu, kelebeklere dokunabileceğiniz bu yeri listenize ekleyin.

İkinci günün akşamında Konya Baranasına gitmeye ne dersiniz?

Barana kısaca şarkıların, türkülerin söylendiği ikramların yapıldığı akşam eğlencesi olarak tarif edilebilir. Eski Ahi geleneğinde akranlık etmek, konuşmak, sorunları ele almak için yapılan toplantıların müzikli hale gelmesine verilen ad olmuş barana. Konya’da her hafta cuma akşamları Millet bahçesinde bulunan Osmanlı Kahvehanesi’nde yapılıyor.

Konya’da ne yenir?

Konya mutfağı her yönden çok zengin. Çorbalar, ana yemek, hamur işleri, tatlılar içecekler, soslar çok çeşitli.

İlk olarak bamya çorbasını denemenizi öneririm. Konya’dan başka hiçbir yerde böyle yapılmıyor. Kurutulmuş çiçek bamya ve kuşbaşı et ile hazırlanan bu çorbayı beğeneceksiniz.

Konya deyince ilk akla gelen coğrafi işaretli Etliekmek, mutlaka tatmanız gereken bir lezzet. Geçmişi 800 Yıl öncesine dayanan bu lezzeti, lütfen popüler mekânlarda tatmayın. Aslından çok uzak şekilde hazırlayıp, farklı bir şekilde sunuyorlar. Siz en iyisi bir esnaf lokantasında, yada mahalle arası bir fırında tadın Etliekmeği.

Konya şivesiyle Furun aslında Fırın kebabı da Konya lezzet listenizde olmalı. Kuzu etinin kendi yapında 6 Saatten fazla odun ateşinde pişmesiyle elde edilen lezzet. Pide ve kuru soğan ile servis ediliyor.

Tirit yemeği de Konya’nın eşsiz lezzetlerinden. Etliekmek deki uyarımı burada da yapacağım. Popüler olmuş, kapısında kuyruk olan mekânlar artık bu lezzetleri misafirlere hakkıyla sunmuyorlar. Bu nedenle gerçek Konya tirit i yapan lokantaları sorup soruşturun.

Son yıllarda Yağ Somunu Konya ya ait lezzetler listesine girdi. Küflü peynirli olanını denemenizi tavsiye ederim. Pidenin içerisine konulan peynir, meşe odunu ateşinde fırında pişirilip servis ediliyor.

Konya’ya özgü en önemli Tatlı Saç Arası Tatlsı, Eskiden iki sacın arasında piştiği için bu ad verilmiş. Yufka, ceviz ve kaymak üçlüsünün şerbetle buluşmasıyla oluşan bu tatlıyı denemeden Konya’dan ayrılmayın.

Su böreği, sarma, topalak gibi birçok Konya ya özgü yemek listenize eklenebilir. Bir sonra ki seyahatiniz için listenize ekleyebilirsiniz.

Konya’dan neler alınır?

Benim peynir şekeri demeyi tercih ettiğim ama yaygın olarak Mevlana şekeri diye bilinen şeker Konya’dan alabileceğiniz şehre özgü bir hediyedir. İlk olarak 1950 de Konya da yapılan şeker serttir ama ağza alındığında, kolayca eriyip dağılır.

Tahta kaşık Konya’nın simgesel hediyelik eşyaları arasında yer alır.

Hatıralık hediyelik eşyalar, magnetler, seramik duvar tabakları her şehirden alınabilecek hediyeliklerdir. Tek farkı üzerlerinde o şehre özgü figürlerin işlenmesidir.

Konya yağlı gevreği, küflü peynir, yöresel yiyecek olarak alabileceğiniz ürünler.

Konya geldiğinizde gezip görebileceğiniz, tadıp doyabileceğiniz güzel bir yer…

Gel, sen sadece gel, ne olursan ol yine gel…

İlandır